ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ DAVALARI

- Ortaklığın Giderilmesi (İzale-i Şüyu), bir taşınmaz maldaki ortak mülkiyet veya kullanım hakkının ortaklar arasında paylaşılması veya satılması suretiyle sona erdirilmesi anlamına gelir. Ortaklığın giderilmesi davalarının konusu topluluk mülkiyetidir. Mülkiyet hakkı, toplumsal düzen içinde sınırlandırılmış ve belirlenmiş alanda bireyin sahip olduğu yetkilerin toplamıdır.

- Mülkiyet hakkı sujesine(hak sahibine) bağlı olarak, tek kişi mülkiyeti ve birlikte mülkiyet olarak ikiye ayrılmaktadır.‘‘Birlikte mülkiyet’’ kurumu Eşya Hukuku Kitabı ile Medeni Kanunumuzun 688-703. hükümleri arasında düzenlenmiştir.

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu 683 maddesinde mülkiyeti tanımlamış ve; ‘‘Birşeye malik olan kimse hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir. Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir.’’şeklinde açıklamıştır.

- Yargıtay İçtihatlarından özetle Ortaklığın Giderilmesi davası; 

        - Ortaklığın giderilmesi davasında davacı dava dilekçesindeki ortaklığın giderilmesi sebebini duruşma sırasında ıslah yolu ile değiştirebilir, basit yargılama usulüne tabi bu tür davalarda davacının ıslahı davalının rızasına bağlı olmaksızın geçerlidir.

          - Satışa ilişkin kararlar 10 yılda zamanaşımına uğrar.

         - Ortaklığın giderilmesi davasının açılmasına engel MK 698/2 ortaklığın giderilmesi sözleşmesidir. Tüm paydaşlar arasında resmi şekilde yapılması gereken sözleşme en çok 10 yıllık süre ile ortaklığın sürdürülmesi kararı alınması mümkündür.

          - Taşınmazda mülkiyet hissesi olmayıp intifa hakkı bulunan kişi ortaklığın giderilmesi davası açamaz.

          - İştirak halindeki mallarda tasfiye memurunun dava açma hakkı vardır.

         - Hazine alacağından dolayı icra mahkemesinden izin almadan dava açabilir.

         - Mirasçılar arasında zamanaşımı bahse konu olmadığından muristen intikal eden taşınmaz mallar için tapuda intikal muamelesi yapılmamış olsa bile ortaklığın giderilmesi davasının her zaman açılması mümkündür. Kanuni mirasçılar yanında murisin tayin ettiği mahsup mirasçılar da bu hakka haizdir.

       - Mirastan feragat eden, mirastan ıskat olunan, mirası reddeden kimse ortaklığın giderilmesi açamaz, ancak şahsi sonuç doğuracağından bu kısıtlama onun mirasçılarına geçmez. 

         - Tapuda bir takım paylar gaip kişiler adına kayıtlı ise bu şahıslara kayyım tayin ettirilerek onların huzuruyla davaya devam olunur.

        -Mirasçı bakımından bir paydaşın payı en son mirasçı olarak hazineye intikal edeceğinden bu gibi hallerde hazinenin davaya dahil edilmesi gerekir.

        - Tapunun beyanlar hanesinde “miktar fazlası hazineye aittir” şerhi varsa bu şerh hazineye mülkiyet hakkı vermediğinden hazinenin davaya dahil edilmesi gerekmez, taşınmaz bu şerhle satılır.

        - Tapu kaydında ortaklarca şüyuun idame mükellefiyeti veya kooperatiflerce yapılan binalar için kooperatif tüzüğüne devrin imkansızlığı konmuşsa bu gibi hallerde ortaklığın giderilmesi istenemez.,

        - Hazinenin kamu malı niteliğinde olmayan özel mülkiyete konu olan taşınmazdaki paydaşlığı o malın ortaklığın giderilmesine engel teşkil etmez.

       - İİK 106. Hacizli gayrimenkul satışı haciz tarihini takip eden 1 sene içerisinde istenir, bu talep üzerine icra dairesinin  2 ay içerisinde açık arttırma ile satılması gerekir.

Bu internet sitesinde sizlere daha iyi hizmet sunulabilmesi için Cookieler kullanılmaktadır. Cookie tercihlerinizi değiştirmek ve Cookiekeler hakkında detaylı bilgi almak için İnternet Sitesi Gizlilik Politikası'nı inceleyebilirsiniz. Cookie ayarlarını değiştirmeniz durumunda internet sitesinin bazı özelliklerinin işlevselliğini kaybedebileceğini dikkate alınız.