Hukuk Yargıtay Kararı - İş Hukuku

YILLIK İZİN HAKKININ ÜCRETE DÖNÜŞMESİ İÇİN İSE İŞ SÖZLEŞMESİNİN FESHİ ŞARTTIR.

YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİNİN 2016/3651 E- 2019/910 K SAYILI İLAMI İLE; 


Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde elektrik ustası olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin davacı tarafından haklı sebeple feshedildiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı ve fazla çalışma ücreti ile birlikte bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir. 
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, yasal süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 
2-Davacının yıllık izin ücreti alacağı olup olmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
4857 sayılı İş Kanunu'nun 59. maddesinde, iş sözleşmesinin, herhangi bir nedenle sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshi şarttır. Bu noktada ilişkinin sona erme şeklinin ve haklı olup olmadığının önemi bulunmamaktadır.
Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlamalıdır. Bu konuda ispat yükü üzerinde olan işveren, işçiye yemin teklif edebilir.
Somut olayda, Mahkemece bilirkişi raporu doğrultusunda davacının 150 gün izin hakkı bulunduğu, davacının118 gün izin kullandığı, böylece 32 günlük izin ücreti alacağı bulunduğu kabul edilerek yıllıkizin ücreti hüküm altına alınmıştır. Ne var ki, davalı işverence dosyaya birçok izin formu sunulmuş olup, hükme esas alınan bilirkişi raporunda bu izin formlarından hangisine hangi gerekçe ile itibar edildiği denetime elverişli biçimde açıklanmamıştır. Bilirkişi raporunda davacının 118 gün izin kullandığı ifade edilmiş ise de, bu sonuca ne şekilde ulaşıldığı rapordan denetlenememektedir. Davalı tarafın sunduğu izinformları dikkate alınarak, davacının hak kazandığı yıllık izin süresi ile kullandığı izin süresinin denetime elverişli şekilde belirlenmesi ve buna göre davacının kullanmadığı yıllık izin bulunup bulunmadığı noktasında bir sonuca varılması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir. 
Temyiz edilen kararın yukarıda belirtilen sebepten bozulması gerekmiştir. 
Sonuç: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 15.01.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi. 

Bu internet sitesinde sizlere daha iyi hizmet sunulabilmesi için Cookieler kullanılmaktadır. Cookie tercihlerinizi değiştirmek ve Cookiekeler hakkında detaylı bilgi almak için İnternet Sitesi Gizlilik Politikası'nı inceleyebilirsiniz. Cookie ayarlarını değiştirmeniz durumunda internet sitesinin bazı özelliklerinin işlevselliğini kaybedebileceğini dikkate alınız.